Birinin kıymeti varlığında değil, yokluğunda belli olur sözünün ne kadar doğru olduğunu bir kez daha anladık. Fofana ile ilgili çok pas hatası yapıyor, topları iyi kullanamıyor, banko oynayacak yeterlilikte değil, ancak iyi bir yedek olur diyorduk. Bu yüzden de 6 numara transferini olmazsa olmaz olarak görüyorduk.
BU MAÇTA İHTİYACIMIZ OLACAKDaha üst seviyede, yani topları da iyi kullanan bir ön libero almış olsaydık, kuşkusuz ki Fofana’yı çok fazla aramazdık. O bölgede transfer yapamayınca müthiş enerjisi olan, çok koşan, basan Gineli futbolcunun eksikliğini yaşadık. Neyse ki, cezalı olduğu üç maçı orta sahaları çok diri takımlarla oynamadık, bu da bizim şansımızaydı. Bu haftaki rakip Keçiörengücü kontratağa iyi çıkan, orta sahası diri bir takım. Özellikle savunmanın önünde güçlü olmak zorundayız, rakibin hızlı hücumlarına bir set çekmeliyiz.
FİZİK GÜCÜYLE İLGİLİ SIKINTI OLMAZTam da Fofana’yı çağıran bir maç bu. Tam zamanında cezası bitiyor, takıma dönüyor. 3 maç takımdan uzak kalmış olması, fizik gücü açısından sıkıntı yaratabilir mi sorusu gündeme gelebilir. Başka futbolcuları çok fazla etkileyebilir ama bence yaşı genç olan, atletik yapıdaki Fofana için çok büyük bir sorun teşkil etmez. Ben Gineli futbolcunun savunmanın önünde iyi bir performans çıkartacağını, rakibin ataklarına karşı koyacağını düşünüyorum. Fofana tam ihtiyaç duyduğumuz maçta geri dönüyor.
Eylül bitiyor, dergi ne oldu? Kocaelispor dergisinin akıbeti merak ediliyor. En son taraftardan gelen şikayetler üzerine basın sözcüsü sevgili Tuncay Arıcan’ı arayıp sormuştum. Arıcan sıkıntı olmadığını, eylülün başında ilk sayının çıkacağını aktarmıştı. Ancak eylülün sonuna geldik, henüz dergi yok ortada. Pazartesi akşamı Kocaeli TV’deki yayına sevgili Emre Bayraktar, “Bir ton para verdik dergiye, köy okullarına adınıza göndereceğiz dediler tamam dedik onu da verdik. Eylül bitti dergiden ses soluk yok anlamadım bu işi” diye bir yorum göndermiş.
Yine Tuncay Arıcan ile temasa geçtim, WhatsApp’tan yazıştık. Arıcan, “Dergi hazır, sadece bizden son bir bilgi girmemiş, onu bekliyorlar. O gidince basılacak. Hatta şimdi yazmışlar geç kalıyoruz diye. Ben de müdahale ediyorum hızlandırmak için bilgi giderse basıma girer ama dağıtıma çıkar mı bilmiyorum” diye bir yanıt verdi. Ağustos denmişti, eylüle kaldı, eylül bitiyor dergiden eser yok. Bu kadar bekletilmez ki. İnsanlar haklı olarak endişeleniyor, sorguluyor. Bir an önce şu ilk sayı çıksın da, herkes rahat olsun.
BAL’da neler oluyor böyle?Bölgesel Amatör Lig, ya da kısaca BAL’da gruplar 1 ay önce açıklanmıştı. Temsilcilerimizin grubunda İstanbul ve Bursa’dan 4’er, Yalova’dan 2 takım bulunuyordu. 15 takımlı 14.gruptaydık. Sonra ne olduysa oldu BAL’da gruplar yeniden düzenlendi. Bu kez İstanbul’dan 3, Kırklareli, Edirne ve Tekirdağ’dan 2’şer takımla aynı gruptayız. Bu kez 14 takımlı 2.gruptayız. Yıllardır bu meslekteyim bırakın BAL düzeyini amatör liglerde bile böyle bir uygulama görmedim, duymadım.
İŞİMİZE GELDİ AMAGruplar belirlenir kura çekilir lig oynanır. Yeniden grup belirlemek ne alaka? Onu beğenmedim, bu olsun. Üstelik de BAL düzeyinde. Bizim il tertip kurulu yerel liglerde böyle bir şey yapsa skandal diye başlık atar, kurulu topa tutardık. Tamam, grupların değişmesi Kocaeli olarak işimize geldi. İstanbul ve Bursa güçlü iller. İstanbul’dan bir takım eksikmgeliyor, Bursa’dan rakibimiz olmayacak. Kırklareli, Edirne ve Tekirdağ temsilcileriyle baş etmemiz daha mümkün.
BİRİLERİ EĞLENİYOR!Bir taraftan gruptaki şansımız arttı diye seviniyoruz ama işimize geliyor diye yapılan bir yanlışa onay veremeyiz. Madem öyle en baştan düşünülseydi gruplardaki il dağılımı. Sonradan mı akılları başlarına geldi. Son üç-dört yılda şu BAL statüsüyle ilgili olan bitene hiç akıl sır erdiremiyorum. Birileri adeta eğleniyor. Bu kadar basit olmamalı statüyle oynamak. Sonuçta bu Futbol Federasyonu yönetimini bağlıyor. Aşağıda neler olur bir baksınlar, müdahale etsinler Allah aşkına.
Adına oynanan ligin kupalarını vereceği gün, son yolculuğuna uğurlandı!Malum geçen yıl ASKF tüm liglere amatör spora gönül vermiş isimlerin adlarını vermişti. Örneğin Süper Lig, Bağdatspor kurucu başkanı merhum Kazım Çakıroğlu adını taşımıştı. Tüm yaş grupları ebediyete göçmüş spor adamlarının isimleriyle oynandı. Tek bir istisna vardı, 1.Amatör Küme yaşayan efsane Seyfi Baştürk sezonu adıyla oynandı.
YAŞARKEN DAHA DEĞERLİKuşkusuz ki ebediyete göçmüş isimleri bu şekilde yad etmek önemli, anlamlı ancak insanları yaşarken anmak çok daha değerli. Uzun yıllar amatör futbola hizmet eden Seyfi Baştürk kendi adını taşıyan sezonu gördü, bunun gururunu, mutluluğunu yaşadı. Bu orada çok ilginç bir durum ortaya çıktı. Seyfi Baştürk adıyla oynanan 1.Amatör Küme’de sezonun kupaları önceki akşam Antikkapı Restoran’daki törende verildi. Program çok öncesinden yapılmıştı.
AYNI GÜNE RAST GELDİKadere, kısmete bakın ki aynı gün Seyfi Baştürk son yolculuğuna uğurlandı. Buradan şu sonucu çıkartmak gerekir. Ertelememek lazım. Eğer ASKF hep söylediğim gibi kupaları lig bitiminde, sahada verse, Seyfi Baştürk kendi adını taşıyan sezonun şampiyonlarına bizzat kupalarını takdim edecekti. Tören ertesi sezon başına bırakılınca ömrü vefa etmedi. Ecel bu bilemezsin tabi ama ne olursa olsun kupalar olması gereken zamanda ve yerinde verilmeli.
UMARIM DİKKATE ALINIRToplu bir tören yapmayın demiyorum, yapılsın elbet ama o törende şampiyonluk kupaları değil, ligin iz bırakanlarına, amatöre hizmet edenlere plaket takdimi yapılabilir. Futbol dışındaki branşlar da kapsama alınabilir. ASKF umarım artık bunu dikkate alır. Bu vesileyle amatör kümenin gelmiş geçmiş en değerli futbolcularından biri olan, bay gol lakaplı, yüreği güzel Seyfi Baştürk Ağabeyimize gani gani rahmet diliyorum.
Doğru bulmuyorumKocaelispor efsanesi Kaan Dobra, yanına birlikte oynadığı Haydar Koç ile Cem Sinan Vergül’ü alarak Bağçeşmespor’da güzel bir projeye hayat verdi. Sağlam bir alt yapı oluşumu yaptı. Küçük yaş gruplarında önemli başarılar elde edildi, gelişimi sağlanan gençler vitrine çıkartıldı. İlk düşünce Kocaelispor ve Türk futboluna yeni yetenekler kazandırmaktı. Gençlerin gelişimine katkı vereceği düşüncesiyle büyükler liglerine de katılım sağladılar. Genç kadroyla 2.Küme’yi geçmek kolay olsa da, 1.Küme’de zorlandılar. Geçen sezon Play-Off finalinde kaybetmişlerdi.
VERGÜL: “SONUÇLARLA İLGİLİ DEĞİL”Bu sezon ilk iki maçı grubun dişli takımları önünde iki farklı kaybettiler. Aslında sürpriz değildi bu sonuçlar. Hem Başaran, hem Tütünçiftlik iyi kadro kurmuşlardı. Genç kadronun bütçeli rakiplerle baş etmesi bu seviyede kolay değildi. Bağçeşmespor yönetimi beklenmedik bir kararla ligden çekildi. Herkes için şok bir gelişmeydi bu. A takımdan sorumlu isim Cem Sinan Vergül gazetemize, aldıkları kararlarının sonuçlardan bağımsız olduğunu belirterek, “16-17 yaşındaki futbolcu kadrosuyla bu düzeydeki büyükler liginde oynamak kolay değil. Çocuklarla konuştuk, çekilmeye karar verdik” dedi.
GEÇEN SEZONKİ YOLDAN GİDİLMELİYDİKuşkusuz ki, alınan karara saygı duyuyorum ama katılmıyorum, doğru bulmuyorum. Geçen sezonlardaki gibi genç kadroya bir iki büyük yaş takviyesi yapılabilirdi. Ki, gençlerin gelişimi için takımda ağabeylerin olması gerekir. Geçen sezon takımın geldiği nokta ortada. Neredeyse Süper Lig’e çıkıyordu. Aynı yoldan gidilebilirdi. Henüz 2.haftada çekilmek, iyi olmadı. Fikstür alt üst oldu. Madem öyle keşke hiç girmeselerdi. Sevgili Cem Sinan kardeşim ilgisi yok diyor ama çok net bu kararın altında ilk iki maçtaki skorlar yatıyor. Bağçeşme şu iki maçı kazansa veya kaybetmese, çekilme kararı alınır mıydı?