Son iki iç saha maçında kaybedilen 4 puanın ardından kadroda bir değişim kaçınılmaz gözüküyordu.  Formsuz isimlerin kenara alınıp diğerlerine şans verilmesi gerekiyordu. Ertuğrul Sağlam önceki günkü antrenman öncesinde basına birkaç değişiklik yapacağını söylemiş. Şimdi merak edilen kimleri kesip yerlerine kimleri oynatacağı.
KALEDE NÖBET DEĞİŞİMİHerkesin mutlaka bir tahmini vardır. Kaleci Harun’un formsuzluğu dışında psikolojik olarak da iyi olmadığı ortada. Israr etmek takıma zarar verir. Ertuğrul Hoca da bunu iyi biliyor. Büyük olasılıkla İzmir’de kaleyi Gökhan Değirmenci’ye verir. Çok zor bir maçta bayrağı alması beklenen Gökhan’ın üstesinden geleceğine dair kimsenin en küçük bir kuşkusu yok. Ki, geçen sezonki şampiyonlukla önemli pay sahibi olan, taraftarın sevgilisi Gökhan zor bırakın formayı.

İKİ DEĞİŞİKLİK KESİN Ertuğrul Hoca’nın savunmanın ortasındaki ikilide de değişiklik yapması kuvvetle muhtemel. Yusuf Abdioğlu yeniden 11’e dönecek gibi duruyor. Kenara alınacak ismin Burak Öksüz olmasını bekliyoruz. Emir’in performansında bir sallantı yok. Ayrıca Göztepe yan toplarda etkili bir takım. Uzun boylu Emir’in kesilmesi gibi bir durumu kimse beklemiyor.  Ben kalede ve stoperde bu iki değişikliğin gerçekleşme olasılığını yüzde 100 görüyorum.

FAZLASI SIKINTI YARATIR Orta alanda bir hamle olabilir mi? Formsuz Amaral’ın kenara alınıp Caddeias’ın o bölgeye çekilmesi, kanatta Barış’ın oynaması muhtemel. Ama ben Amaral ile başlama ihtimalinin de olduğu düşüncesindeyiz. Yüzde 50-50 gibi gözüküyor. Yani, Ertuğrul Hoca en az 2 değişiklik yapacak, üçüncüsü de olabilir. Zaten daha fazlası takımın dengesini falan bozar, gereği yok. Üstelik de sıkı rakip önünde kadroda büyük değişim ciddi sıkıntı yaratır. Ertuğrul Hoca böyle bir riske girmez.
 
Hatası var ama fahiş değil
 
 G.Birliği maçında yediğimiz ilk golde zincirleme hatalar vardı. Sağ kanattan gelişen atakta Atila adamını kaçırdı, hemen önünde duran Kouakou basmak yerine seyretti, yapılan ortaya Oğuz iyi yükselemedi, en son Harun en küçük bir müdahalede bulunmayıp topun ağlara gitmesini seyretti. Ancak genel anlamda biz yediğimiz bu golün tüm faturasını kaleci Harun’a çıkardık. Böyle gol yenmez, sen nasıl kalecisin dedik.

TEKRAR TEKRAR İZLEDİM  Bu durum Harun’a karşı camiadaki önyargı demeyim ama genel kaygının bir sonucuydu. Zaten sevilmiyor, istenmiyordu, en zayıf halka olarak gözüküyordu, dolayısıyla tüm kusur onda görüldü. Ben de hatalı olduğunu yazdım. Yediği golden ziyade en küçük bir tepki vermemesini yadırgadım. TFF resmi sitesinde golü Kayode değil, Oğuz’un kendi kalesine attığını okuyunca tekrar tekrar izledim pozisyonu. Kayode vuruyor ama sonrasında top Oğuz’un kafasına çarpıp hafif yükseliyor, yani yön değiştiriyor. Bu yüzden hakem golü kendi kalesine diye yazıyor.

BİRAZ HAKSIZLIK MI ETTİK? Doğal olarak Harun’u da bu son müdahale yanıltıyor. Kayode’nin kafasından direkt top kaleye gelmiş olsa, belki de Harun kurtaracaktı. Yani top son anda savunma oyuncusuna çarpıp kaleciyi yanıltır ya, öyle bir durum. Kuşkusuz hatası var Harun’un, o düzeyde bir kalecinin ne olursa olsun o topu çıkartması, en azından teşebbüs etmesi gerekirdi. Ama çok fahiş bir kaleci hatası olmadığı da, bir gerçek. Her kaleci böyle bir gol yiyebilir. Dolayısıyla Harun’un üzerine çok fazla gittik, biraz haksızlık ettik diye düşünüyorum.
 
Furkan Gedik şov

Maçı izlemedim ama özetlerine baktım. Muşspor’un Afyon ile deplasmanda oynadığı kupa maçında bizim Furkan Gedik güzel iki gol attı, harika performans sergiledi. Takımını üst tura çıkartan isim oldu. Özellikle ikinci golünü mutlaka izleyin, böylesine pek rastlayamazsınız çünkü. Akşam A Spor’da Ahmet Akcan’ı izledim.

XXX
Övgü ile bahsetti Furkan’dan, kupa günün yıldızı olduğuna vurgu yaptı ve üst lig takımlarına bu çocuğu takip edin çağrısı yaptı. Allah vergisi yeteneklere sahip bir futbolcu, oynadıkça gelişim sağlıyor. Bu sezon Muşspor’u 3.Lig şampiyonu yapabilir. Ayak seslerini Afyon kupa maçında duyurdu, gümbür gümbür geliyor. Allah yoluna açık etsin.
 
 
Dergi ile ilgili son bilgi
 
Ağustos, eylül derken ekim de bitti. Kocaelispor dergisi henüz yayınlanmadı. En son dün bir okurum konuyu yeniden gündeme getirmemi istemiş. Gelen yorumu hemen basın sözcüsü Tuncay Arıcan’a ilettim. Arıcan’dan anında, “Derginin taslağı kulübe gönderildi,  inceleme bittikten sonra basım için onay verilecek” diye yanıt geldi. Taslak gelmiş çok şükür! Bu da bir gelişme. İnceleme ne kadar sürer, basım aşaması için ne kadar süre gerekir bilmiyoruz. Her halde kasım ayı içerisinde dergi çıkar. Sabırsızlıkla bekliyoruz. Doğrusu nasıl bir iş çıkacak merak da ediyoruz. İnşallah beklediğimize değer.
 
 
Niye mi yazmadım?
 
Dün köşemde Tolga Şanbay’ın parlak kariyerinden söz edip, Kocaelispor’un kentin böylesi bir değerinden faydalanması gerektiğini belirtmiştim. Genel anlamda olumlu karşılandı yorumum, Şanbay gibi isimlerden Yeşil-Siyahlı kulübün yararlanması gerektiğine dair mesajlar geldi.

A TAKIMA TEKNİK DİREKTÖR ÖNERMEDİM
Her yerde bir parazit çıkar ya, Gırgır rumuzuyla yorum yapan biri, “Tolga Hoca’nın Afyon performansını yazmamışsın” demiş. Şanbay’ın Afyon performansı kısa sürdü, işler iyi gitmedi. Ama orada 2.Lig takımının teknik direktörüydü. Ki, yanlış hatırlamıyorsam ilk kez böyle bir deneyim yaşadı. Uzmanlığı alt yapı, koordinatörlük, bu alanda önemli kulüplerde görev yaptı. Dolayısıyla Kocaelispor’a önerirken A takımın teknik direktörü olsun gibi bir imam söz konusu değildi.

MUTLU OLSUNLAR İSTEMEDİM
Süper Lig yoluna girerken üst ve alt yapıda profesyonellere, işin ehillerine ihtiyaç var, Tolga Şanbay değerlendirilmelidir dedim. Dolayısıyla konumuzun Afyon’daki ilk teknik direktörlük deneyimindeki performansıyla ilgisi yok. Ama belli ki bu şahıs Tolga Hoca’dan haz etmiyor, olumsuzluğunun öne çıkartılmasını istiyor. Kendisine cevap yazdım, buradan da okurlarımla paylaşmak isterim. Tolga Hoca’nın Afyon performansını sırf Gırgır rumuzlu kişi ve o zihniyetteki kişiler mutlu olmasın diye yazmadım.